Teklif, Kürtlerin etnik kimliğe dayalı haklarının tanınması ve yeni anayasaya dahil edilmelerinin yanı sıra kendilerinin güvenlik ve askeri kurumlara katılmalarının önünün açılmasını da içeriyor.

Kaynaklar teklifin ayrıca yerel konseylere vilayetlerin işlerini yönetmek için geniş yetkiler veren merkeze bağlı bir idari sistemi de içerdiğini doğruladı.

Ancak aynı kaynaklara göre DSG teklifi reddetti ve kendi koşullarında ısrar etti:

- Suriye ordusuna entegre bir birlik olarak katılmak.

- Mevcut askeri konuşlanma alanlarını korumak.

- Petrol sahaları ve kuyularından elde edilen gelirden pay almak.

DSG bu tutum ve şartları, Türkiye'nin kendi bölgelerine saldırmasından ve farklı grupların Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre olmamasından duyduğu endişeyle gerekçelendiriyor.

Suriye yönetimi ise DSG'nin önerilerini reddederek ordu içerisinde özerk bir varlığını kabul etmeyeceğini ve petrol dosyasını siyasi bir pazarlık kartı olarak ele almak istemediğini vurguladı.

Erbil, DSG ile Şam yönetimi arasında bir diyaloğa ev sahipliği yapmaya istekli ancak Şam bunun DSG ile bir tür siyasi eşitlik anlamına geleceğinden endişe ederek bu meseleye uzak duruyor.

DSG'ye bağlı medya kaynakları da Mazlum Abdi ile Suriye yönetiminin lideri Ahmed Şara arasında yeni bir görüşme olasılığına işaret etti ancak kesin bir tarih belirtmedi.