Bahçeli’nin 'Kardeşlik Türküsünde' neden Kürt Halayı Yok?

 MHP Lideri Devlet Bahçeli, böyle arabesk, türkü işlerini çok sevdiğinden mütevellit, mesajlarını da şarkılar üzerinden veriyor. Cumhur İttifakında ortağıyla yaşadığı her sorunda “Patlat bir arabesk” diyerek mesaj veren Bahçeli, geleneği bozmadı ve içinde bulunduğumuz sürece ilişkin kamuoyuna türkülü, çalgılı bir video yayınlandı.

“Doğusu, batısı, güneydoğusu/Olmasın kimsenin asla kuşkusu/Demir mert çınarın dallarıyız biz/Kardeşlik türkümüz çalsın dağlarda.”

Her ne kadar Türküye 'Kardeşlik Türküsü' denilse de, dikkatle izlediğim videoda kardeşliğe dair iğne ucu kadar birşey görmedim.

Halk TV’nin bu türkünün İmralı’ya barış mesajı gönderdiğini söyleyecek kadar olayı köpürtmesi, konunun fazlasıyla abartıldığını gösteriyor. Türküyü dikkatlice dinleyen ve izleyen herkes, böyle bir amacın taşınmadığını net biçimde görebilir.

 İşin özüne baktığımızda, bir propaganda videosu ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılıyor. Klipte ne "kardeş" diye bahsedilenlerin kim olduğu açıkça belirtiliyor ne de bu kardeşliği simgeleyen bir imgeye yer verilmiyor. Özellikle “Kürt” kelimesinden ve Kürt kültürüne ait görüntülerden itinayla uzak durulmuş. Ege’nin zeybeği ve Karadeniz’in horonuna yer verilirken, Kürt kültürünün en temel simgelerinden biri olan halaya yer verilmemesi dikkat çekici.

Daha çarpıcı olanı ise, bolca Türk bayrağı ve MHP simgesinin yer aldığı videoda hiçbir Kürt ilinin görüntüsüne yer verilmemesi. Elazığ gibi MHP’nin güçlü olduğu iller bile videoda yer bulmazken, adeta bir seçim kampanyası videosunu andırıyor. Türküye utangaç bir biçimde yerleştirilmiş “kardeşlik” söyleminin ise görüntülerde bir karşılığı yok.

Türkünün, AKP’nin 2019 seçimlerinde kullandığı Dombra’ya olan melodik benzerliği de gözden kaçmıyor. O dönemde Uğur Işılak’ın yorumuyla gündem olan Dombra, Orta Asya’dan esinlenmişti. Bugün ise söz konusu türkünün aynı yoldan yürüdüğü görülüyor. Fark şu: AKP Orta Asya’dan çalmıştı, MHP ise AKP’den çalmış gibi duruyor. Birbirlerinden çalmaktan bir beis görmüyorlar, netice itibarıyla “Çalgı-Çengi” işleri, bir mahsuru yok demişlerdir.

Bir halkı ve onun kültürünü görünmez kılarak, adını bile anmadan “kardeşlik” inşa edilemeyeceği gibi, gerçek bir çözüm; temsiliyetin, eşitliğin ve kapsayıcı bir dilin varlığıyla mümkün. Samimiyet ve adalet duygusu taşımayan birlik mesajları, yalnızca kuru bir retoriğe dönüşür. Bu retorik ise bize, 90’ların şovenizmini ve Ercan Saatçi’nin histerik-milliyetçi kliplerini hatırlamaktan başka bir anlam taşımaz. 

Tamam, klipte “ya sev ya terk et” denmiyor ama sadece “terk et”ten vazgeçilmiş, “sev” mesajı  verilmiş! Bu videoya verilecek en iyi cevap ise Ahmet Kaya’nın “Ya Dinle Ya da Dinle” şarkısı olur.

Bu Türkü ile anlaşılan o ki, Devlet Bahçeli süreç ile birlikte kafasında soru işaretleri biriktiren milliyetçi tabanını yeniden konsolide etmeyi hedeflemiş.

Velhasıl, bu kadar zahmete gerek yoktu. Mahsun Kırmızıgül'ün “Hepimiz Kardeşiz” türküsü ile bir video hazırlasaydı da fark etmezdi.

Oysa bu topraklarda barış, herkesin kendini eşit hissettiği bir ortak yaşamla mümkündür. Kardeşliğin de ön koşulu budur.

Velhasıl;

Şarkısı iştir kişinin, lafa bakılmaz.