Bugun...



Oktay Candemir: İçindeki Kürtleri Dökenler

Siyaset o kadar döndü ki, yoğurdu üfleyerek yiyenler şimdi ayranı kaynatarak içmeye başladı. Hani bir zamanlar “Kürt yoktur, dağ Türküdür” diyenler vardı ya… Onlar şimdi “Kürt kardeşim, gel yanıma, sana yardımcılık vereyim” diyor

facebook-paylas
Tarih: 31-07-2025 13:59

Oktay Candemir: İçindeki Kürtleri Dökenler

" Kürt Cumhurbaşkanı bile var” klişesini bile geride bırakan Devlet Bahçeli, çıtayı iyice aşağı çekti: “Cumhurbaşkanı Yardımcısı bile olabilirsin” dedi. Sanırsın, Kürtlere iş veriyor mübarek! Bahçeli’nin bu sözleri Kürtleri asli unsur olarak görmekten çok, Cumhuriyetin muavini olarak görmenin bir tezahürü olarak karşımıza çıkıyor.

 

Devlet Bahçeli böyle dedi de, bizim sosyalist ‘yoldaş’ Erkan Baş, durur mu: O da çıkıp ‘Ne Demek Şakir’ diyerek, Bahçeli’ye yanıt verdi ve  “Bu buz gibi bölücülüktür” deyip masaya yumruğu vurdu. Bir an, “ Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez, DEM Parti Kapatılsın” diyecek sandım da Allah’tan açıklama bitiverdi. TİP Genel Başkanı Baş, kaş yapayım derken göz çıkardı.

 

Eskiden AKİT Gazetesi konu Kürtler olunca "vatan haini" der geçerdi. Şimdi sayfalarında Kürtlere ilişkin ılıman bir iklim yaşanıyor ve  "çözüm", "barış", "kardeşlik" gibi kelimeler de eşlik ediyor. Ama bu kelimeler, orada öylece duruyor, süs niyetine. İçeriği değişmiş, Dışarıdan bakınca barışçıl, açınca bildiğin sert sağcı söylem devam ediyor.

Güya Muhalif Sözcü Gazetesi şimdi "Teröristleri serbest bırakıyorlar” diye avazı çıktığı kadar bağırıyor. AKİT Gazetesi ile maç sonunda forma değiştiren futbolcular gibi duruyorlar.
 ‘Muhalif, Demokrat’ Nevşin Mengü bile süreç başladığından bu yana ‘Mıy mıy’ ediyor.
Bir zamanlar Kürtçe türkü dinleyip gözyaşı döken kimi liberal beyazlar da, garip bir sessizlik içinde. Ahmet Altan gibi vaktiyle bu işi en fazla sahiplenen bir Yazar bile bu süreçte çekimser durmayı tercih ediyor. Diğer liberaller ise ‘Bekle-gör’ tavrı sergiliyor. 

Bunlar ‘Dün dündür, bugün bugündür’ diyen Demirel’e bile rahmet okuttular.

Bir zamanlar AKP’ye karşı Kürtlere dost görünen birçok kesim bu süreçte ya karşı duruyor, ya sessiz duruyor. Güya hükümetin politikalarına en çok bunlar karşıydı. Meğer dertleri, Kürtlerin hakları, özgürlük, demokrasi değilmiş; doğalgaz faturasının fazla olmasıymış. 

 Ama doğrusu şu ki, herkes başka bir şey anlatıyor, kimse Kürt'ün ne yaşadığını dinlemiyor. Bunların derdi Kürt meselesini çözmek değil,  onu yeniden istedikleri gibi tanımlayabilecekleri bir formül üzerinde tartışıyorlar. Onların nazarında Kürt yine Kürt olamayacak. ‘Dağ Türkü olmadılar’  ‘Bağ Türküne çevirelim’ diyorlar.

Ama en ilginç olanı ne biliyor musunuz? Hepsi bu ara Kürtlerini döküyor. Dışarıdaki Kürdü bıraktılar kendi içlerindeki Kürt’le boğuşmaya başladılar. Kimisi bastırıyor, kimisi inkâr ediyor, kimisi içindeki Kürdü de öldürüyor, kimisi de “benim dedem de Kürt’tü” diyerek ne olur ne olmaz, yine Kürtleri yakınlarında bir yerlerde tutmaya çalışıyor. Netice itibariyle herkes eteğindeki Kürtleri dökmeye başladı.

Kimi de "Kürtler de kardeşimizdir" Diyor, sanki yolda karşılaştığımız biriyle tanıştırıyor. Oysa yıllarca ‘Kız alıp kız vermişiz’ demişlerdi. Buradan bakarsa o zaman ‘Enişte’ oluyoruz: İlla akrabalık üzerinden bir ‘Bütünleşme’ sağlayacaksak,  ‘Yaşasın Türk ve Kürt Halkların Enişteliği’ diyelim, olsun bitsin!

Bu coğrafyada Kürt olmak zor, ama Kürt üzerine fikir yürütmek kolay. Kürdün kendisi şu aralar çok yoğun ve yorgun; ama Kürtler üzerine tartışma yürüten Türkler, bitap düştüler.

Ben de geçenlerde bizim Welat’a sordum…

– Bu siyaset nedir?

Dedi ki:

– Siyaset, Kürdü sever gibi yapıp Kürtsüz çözüm arama sanatıdır.

Hakikaten öyle. Bu topraklarda ciddi şeyler güldürür komik şeyler öldürür.




Bu haber 577 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER GÜNDEM Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI