![]() |
Tweet |
Furkan TUNÇDEMİR
İktidarın sürekli çağ atlamakla övündüğü sağlık sisteminde birçok eşitsizlik söz konusu. Bunların başında da bölgeler arası eşitsizlik geliyor. Pediatrik onkoloji ve hematoloji uzmanlarının illere göre dağılımında da bu eşitsizlik dikkat çekiyor. Uzmanların yetersiz sayıda olduğu bölgelerde yaşayan aileler, çocuklarının tedavileri için uzun yolculuklar yapmak zorunda kalıyor. Bu durum, çocukların temel sağlık haklarına erişimde yaşanan zorlukları ve sağlık hizmetlerindeki bölgesel adaletsizliği gözler önüne seriyor.
Türkiye’de Pediatrik Onkoloji ve Hematoloji uzmanı olmak için, öncelikle Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’na TUS aracılığıyla yerleşmek gerekiyor. Bu aşamadan sonra, pediatrik onkoloji ve hematoloji yan dalı üzerine uzmanlaşmak mümkün hale geliyor.
PEDİATRİ TERCİH EDİLMEDİ
Bu yıl yapılan 1. TUS yerleştirme sonuçlarına göre, Türkiye genelinde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları (Genel pediatri) için açılan 930 kontenjanın sadece 457’si tercih edildi. 473 kontenjan ise boş kaldı.
Ardından ek yerleştirme süreci ile birlikte 554 kontenjan daha açıldı. Ek yerleştirmede durum daha da vahim oldu. Sadece 49 hekim Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları alanına yerleşti. Bu durum, pediatrik onkoloji ve hematoloji alanı da dahil olmak üzere çocuk uzmanlık eğitiminin yeterince ilgi görmediğini gösterdi.
BÖLGESEL EŞİTSİZLİK
Ülke genelindeki devlet ve üniversite hastanelerinin resmi internet sitelerinde yer alan bilgilere göre 81 ilden yalnızca 34'ünde Çocuk Onkoloji ve Hematoloji uzmanı bulunuyor. Toplam uzman sayısı ise 216.
İç Anadolu Bölgesi'nde 13 ilin 6’sında toplam 86 uzman bulunuyor. Bu 86 uzmanın 73’ü Ankara’da bulunuyor. Diğer bölgelerdeki uzman sayıları ise şöyle:
• Marmara: 65 uzman. İstanbul’da 46, Bursa’da 10, Kocaeli’nde 5, Edirne, Tekirdağ, Sakarya ve Balıkesir’de ise birer uzman görev yapıyor.
• Ege: 36 uzman. İzmir 21 uzmanla ilk sırada yer alıyor.
• Akdeniz: 8 ilin 6’sında toplam 16 uzman bulunuyor.
• Güneydoğu Anadolu: 5 uzman. 9 ilin 5’inde hiç uzman yok.
• Doğu Anadolu: 4 uzman. Bölgede sadece 3 ilde uzman bulunuyor.
• Karadeniz: 4 uzman. 18 ilden yalnızca 2’sinde uzman bulunuyor. Bu 4 uzmanın 3’ü Trabzon’da görev yapıyor.
Coğrafi bölgelerdeki Çocuk Onkoloji ve Hematoloji uzmanı sayıları:
ameliyat, 30’a yakın transfüzyon, birçok defa da yoğun bakım süreci geçirdi. Tedavisine İstanbul ve Ankara’da devam ediliyor. Her yıl Serdem gibi birçok çocuk, tedavi için Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlere gitmek zorunda kalıyor.
Bu konuda çalışmalar yürüten Onkoloji Anneleri’nin kurucusu Elif Soydamal, Türkiye'nin doğu bölgelerinde pediatrik onkoloji alanında yaşanan ciddi eksikliklere dikkat çekti. Soydamal, hastanelerdeki altyapı yetersizliklerinin ve uzman doktor eksikliğinin, kanser tedavisi gören çocuklar ve aileleri üzerinde yarattığı olumsuz etkileri anlattı.
Soydamal, doğu bölgelerindeki hastanelerde uzman eksikliğinin büyük bir sorun teşkil ettiğini belirtti. Tedavi sürecinin bir bütün olduğunu hatırlatan Soydamal, “Kanser tedavisi sırasında kemoterapi ve diğer uygulamalara bağlı olarak pek çok komplikasyon meydana gelebiliyor. Bu süreçte sadece onkolog ve hematologların varlığı yeterli olmuyor; Çocuk immünoloji, kardiyoloji, dermatoloji, gastroenteroloji gibi birçok branştan uzman doktorlara eş zamanlı olarak ihtiyaç duyuluyor. Uzmanlık alanlarında büyük eksiklik var. Yanı sıra, tıbbi cihaz yetersizliği de bulunuyor" ifadelerini kullandı.
"Onkoloji bölümlerinde yatak kapasitesinin sınırlı, odaların ise genellikle kalabalık” olduğuna değinen Soydamal şöyle devam etti: “Oysa bu hastalıkta tedavi gören çocukların tek kişilik odalarda kalması, odalar arasındaki mesafenin korunması önemlidir. İstanbul gibi illerdeki hastaneler, genellikle bu gereksinimlere uygun şekilde planlanmış durumda. Bu nedenle, hasta aileleri tedavi için genellikle İstanbul, Ankara veya İzmir gibi büyük şehirleri tercih ediyor."
∗∗∗
İHRAÇLAR DA ETKEN OLDU
Van Hakkari Tabipler Odası'nın eski başkanı Dr. Hüseyin Yaviç, kamudan ihraç edilen hekimlerden biri. 2006 yılında Van’da mecburi hizmetine başladıktan bir yıl sonra hakkında yürütülen soruşturma nedeniyle Yaviç’in görevine son verilmişti. Mahkeme kararıyla kamuya geri dönmesine rağmen, 2017 yılında KHK ile tekrar ihraç edildi.
Yaviç, Sağlık Bakanlığı’nın hekim açığını kapatmak için yaş itibarıyla emekli olan hekimleri tekrar göreve çağırmasına rağmen, diğer yandan genç veya deneyimli doktorları ihraç ettiğine dikkat çekti.
İhraç edilen hekimlerin, sadece çalışma haklarından değil, aynı zamanda uzmanlık için gerekli olan eğitimlere erişim haklarından da mahrum bırakıldığını anlatan Dr. Yaviç, “Uzman hekim açığının büyümesinin arkasındaki nedenlerden biri de bu hukuksuz ihraçların ve engellenen eğitim hakkının yarattığı boşluklardır” dedi.
Yaviç, Sağlık Bakanlığı'nın ilgili meslek odalarını sürece dahil etmeden politika üretmeye çalıştığını belirterek, bu yaklaşımın sağlık sistemindeki sorunların kalıcı çözümünü engellediğine dikkat çekti.